27 Aralık 2011 Salı

KİŞNİŞLİ TAVUK HAŞLAMA














Kişniş tohumları : minik lezzet topları! Ben Kıbrıs'tan almıştım, baharatçılarda bulabilirsiniz. Tavuğa çok yakışıyor. Düdüklü tencere kullanmaya yeni yeni başladım. Özellikle tavuk düdüklüde çok güzel pişiyor, kemiğinden ayrılıyor. Düdüklü kullanmıyorsanız tencerede de yapabilirsiniz bu yemeği. Afiyet olsun!

Malzemeler:
8 adet tavuk baget
2 büyük patates
2 büyük havuç
1 tepeleme kaşık tereyağ
1 tepeleme kaşık kişniş tohumu
4-5 diş sarımsak
Tuz-karabiber
------------------------------------------
1) Bagetleri tereyağıyla birlikte düdüklü tencereye alın ve renkleri hafif dönene kadar çevire çevire pişirin,
2) İri iri doğradığınız patates ve havuçları, ikiye böldüğünüz sarımsakları ve 1 kaşık kişnişi de tencereye alıp 5 dakika daha çevirin,
3) Tencerenin yarısına kadar sıcak su koyun. Tuz ve karabiber ekleyip düdüklünün kapağını kapatın.
4) Yarım saat kadar pişirin. İster suyuyla servis yapın, isterseniz suyunu çorba ve pilav için ayırın. Afiyet olsun!

4 Ağustos 2011 Perşembe

ISPANAKLI KİŞ



























Yapması kolay, yemesi güzel. Her çay misafirine börek yapmaktan bıktıysanız, böreğin yerine çeşit çeşit kiş yapabilirsiniz. Büyük bir turta kalıbına veya benim gibi küçük turta kalıplarına yapabilirsiniz. Olmazsa olmazı muskat, çok yakışıyor, benden söylemesi :)

5 küçük turta kalıbı  (yaklaşık 10cm)
Malzemeler:
200 gr un
1 çay kaşığı tuz
130 gr tereyağ
7-8 çorba kaşığı çok soğuk su
İçi:
1 pkt'ten az donmuş ıspanak
1 orta boy soğan (olmasa da olur)
1 yumurta
1 avuç kadar beyaz peynir
1/2 paket (100gr) krema
tuz-karabiber-muskat
+ 1 yumurta sarısı (kişin kenarına fırçayla sürülecek)
------------------------------------------
1) Un, tuz ve doğramış olduğunuz tereyağını parmak uçlarınızla, fazla ısıtmadan ufalayın,
2) Suyu ekleyip pütürsüz bir hamur elde edin. Hamuru streç filme sarıp yarım saat buzdolabında dinlendirin,
3) Buzdolabından aldığınız hamuru unlanmış tezgahta merdaneyle yaklaşık yarım santim kalınlığında açın ve tereyağıyla yağlamış olduğunuz minik turta kalıplarına yerleştirin,
4) Harcı için ıspanakları tek başına veya soğanla soteleyin, tuz ve karabiber ilave edin, biraz ılınmasını bekleyin,
5) Yumurta - krema ve müskatı iyice karıştırın, ıspanaklara ekleyin, peyniri de küp küp doğrayıp içine atın,
6) Kalıplara karışımı paylaştırın, 200°C fırında yaklaşık 35-40 dakika pişirin. Fırından almanıza 2-3 dakika kala bir yumurta sarısıyla kişlerin çevresini fırçalayın (parlak ve hoş görünmesi için).

Afiyet olsun!

20 Temmuz 2011 Çarşamba

TERBİYELİ ETLİ PATATES













Antep mutfağında yer alan yoğurtlu patates yemeğinin bir uyarlaması oldu benimki. Tarifin aslında üzerine haspir otu serpiliyor, ben kırmızı biber kullandım. Pişerken evi bir sarımsak kokusu sardı - ki ben bayılırım- zannedersiniz İtalya'da bir lokantadasınız. Hafif ve lezzetli, biz çok sevdik :)

4 kişilik
Malzemeler:
250 gr yağsız, iri dana kuşbaşı
2 kaşık tereyağ
4-5 diş sarımsak
1 su bardağı haşlanmış nohut
3 patates
5 kaşık yoğurt
1 yumurta sarısı
2 kaşık un
Üzerine:
1 kaşık tereyağ  + toz kırmızı biber + pul biber
--------------------------------------------------
1) Eti ve sarımsağı tereyağıyla birlikte tencereye alın, pişirmeye başlayın,
2) Suyunu salıp çekince, tencerenin içine ikinci bir kapak kapatın ve kenarından 1 bardak kadar sıcak su ekleyin, (pişmesine yetmezse biraz daha ekleyebilirsiniz)
3) Etler pişince ikinci kapağı alın, tuz ve karabiber ekleyip 2-3 dakika kavurun. Kenara alın.
4) Patatesleri soyun, iri küpler halinde doğrayın, hafif diri kalacak şekilde haşlayın,
5) Bir kapta un-yumurta ve yoğurdu çırparak terbiyeyi hazırlayın. Haşlanmakta olan patatesin sıcak suyundan azar azar, karıştıra karıştıra terbiyeye ekleyerek ılıştırın. Sudan yaklaşık 2 çorba kasesi edecek kadar terbiyeye aktarın.
6) Bu karışımı yemeğin pişeceği tencere alın ve karıştıra karıştıra 4-5 dakika pişirin.
7) Pişmiş olan etleri, fazla suyunu süzdüğünüz haşlanmış patatesleri ve haşlanmış nohutu da tencereye alın, birlikte 10 dakika kadar daha pişirin,
8) Sofraya getirmeden önce tereyağında biberleri çevirin ve yemeğin üzerine gezdirin.
Afiyet olsun!

13 Temmuz 2011 Çarşamba

ISLAK KEK





Hani canınız çok çeker de koşa koşa gider pastaneden alırsınız ya, işte bu kek o kek. Islak kek dosyası kapanmıştır, başka tarif aramanıza gerek yok, hadi gözünüz aydın, afiyetle yiyin!

Tarifin aslı : pastaneden

Malzemeler:
5 yumurta
1 cup (bardak) süt
1 cup sıvıyağ
1 cup şeker
250gr un
1 pkt kabartma tozu
4 kaşık kakao
Sos :
1 cup şeker
1 cup süt
1/2 cup sıvıyağ
3 kaşık kakao
Kalıp olarak dikdörtgen Borcam kullandım, yaklaşık ölçüsü 26*15 cm.
------------------------------------------------
1) Yumurtalarla şekeri 10 dakika çırpın,
2) Süt ve sıvıyağı ekleyip çırpmaya devam edin,
3) Un-kabartma tozu ve kakaoyu beraber eleyip karışıma ekleyin, iyice karışana dek çırpın,
4) Yağlanmış Borcam'a döküp 180°C'ye ısıtılmış fırına verin. Yaklaşık 40 dakika pişirin,
5) Sos için, bütün malzemeleri karıştırıp pişirin, kaynamaya başlayınca ocaktan alın. Kek ılındığı zaman dilimleyin ve sıcak olarak sosunu dökün.

Afiyet olsun!

5 Temmuz 2011 Salı

ISPANAKLI TEPSİ BÖREĞİ













Sağ omzumdakiyle sol omzumdaki arasındaki konuşma:

- Ayol yaz geldi, azıcık şöyle hafif şeyler pişirip yayınlasa ne var sanki!
- Aman sen de, sanki hergün mü yenecek, bak mis gibi börek, yanına da bir komposto, oh oh!

Malzemeler:
5 yufka
1 çay bardağı zeytinyağı
2 su bardağı süt
2 yumurta (biri içine, biri üzerine)
İçi:
1 paket donmuş ıspanak veya yarım kilo ayıklanmış ıspanak
1 kuru soğan
tuz-karabiber
zeytinyağı
----------------------------------------------------------------------------
1) Ispanaklı harç için soğanlarla ıspanakları zeytinyağında öldürün, tuz ve karabiberini ilave edin,
2) Yufkaları ıslatmak için süt, zeytinyağı ve 1 yumurtayı çırpın,1 çay bardağı kadarını en son üzerine dökmek için ayırın,
3) Tepsinizi yağlayın, 1 yufkayı kenarları dışarıya taşacak şekilde yayın,
4) 2. yufkayı büzerek yerleştiri, sütlü karışımın yarısını üzerine dökün,
5) Ispanaklı harcın yarısını yayın,
6) Üzerine 3. ve 4. yufkayı parçalayarak yerleştirin,
7) Sütlü karışımın kalanını döküp, ıspanaklı harcın kalanını yayın,
8) Son yufkayı üzerine örtün ve yanlardan taşan kenarları içe kapatın,
9) Ayırdığınız 1 çay bardağı sütlü karışıma 1 yumurta kırıp en üstüne dökün, çörek otu serpin, 200°C'ye ısıttığınız fırına verin.

Afiyet olsun!

22 Mayıs 2011 Pazar

ZEYTİNYAĞLI TAZE FASULYE














Pazara ninemle gitmenin faydaları. Lezzet garantili meyve-sebzeler, kazıklanma ihtimali yok. Bütün zerzevatın nasıl alınması gerektiğini bilir kendisi. Hem yaşına hürmeten, hem de bir sonraki hafta gelip pazarı başlarına yıkma potansiyeli nedeniyle pazarcılar da nineme herşeyin en iyisini verir : ))  Ben de geçen hafta bu sayede körpecik taze fasulyeler alıp pişirdim, şeker gibiydiler valla.

Malzemeler:
Yarım kilo taze fasulye
1 orta boy kuru soğan
1 büyük domates
tuz-karabiber
2 kesme şeker
1,5 çay bardağı zeytinyağı
-------------------------------
1) Fasulyeleri ayıklayıp, boydan ikiye kesin,
2) Domatesin kabuğunu soyup halka halka dilimleyin, soğanları yemeklik doğrayın,
3) Bütün malzemeleri çiğden tencereye alın, orta ateşte pişirin,
4) Suyunu iyice çektiğinde (hafif dibini tutması daha lezzetli yapar) 1 çay bardağı sıcak su ekleyin. Suyu yeterli olmazsa, azar azar ilave edin.

Afiyet olsun!

20 Mayıs 2011 Cuma

SICAK TEREYAĞ - LİMON SOSLU KUŞKONMAZ














Aman da ne güzel kuzu gibi yatarmış benim kuşkonmazlarıııım. Biz üç günde bir yemezsek fenalaşıyoruz şekerim, soframızın vazgeçilmezi...dermişim :))) Valla bir yerlerde yemişliğim ve sevmişliğim vardı kuşkonmazı, hatta en son Nivea'nın 100.Yıl kutlamaları için gittiğimiz Hamburg'da güzel bir akşam yemeğinde çorbasını ikram etmişlerdi de hoşuma gitmişti. Bu aralar mevsimi sanıyorum. Hamburg dönüşü bir baktım, sevgili Migros'umuzda demet demet, üstelik de alınmaz bir fiyata değil, satılıyor. Kendim pişirmeyi denemek için fırsat dedim. Ne yapabilirim diye internette araştırırken, "kesin ailemizin Jamie'si yapmıştır bu zerzevatla birşeyler" diye düşündüm ve "Jamie Oliver" ın sitesine girdim. Canım benim, bahçede yetiştirdikleriyle kuşkonmazlı patatesli tart yapmış, videosu da var. Nefis birşey ve fekat gelin görün ki karbonhidratları büyük ölçüde yasaklayan Karatay Diyeti'ne daha yeni baş koymuş olan bendeniz, burnumu çekerek vazgeçtim bu tarifi yapmaktan :(( Bir ara deneyeceğim ama çok aklım kaldı. Daha sağlıklı birşey pişireyim diyerekten, tereyağına kucak açan diyetim sayesinde bu güzel tarifi uydurdum. Daha sonra gördüm ki çok destekli atmışım, literatürde gerçekten de tereyağlı limonlu sos diye birşey varmış. Benim gibi tereyağ seviyor, ekşiye bayılıyorsanız, bu tarifi seveceksiniz...
Malzemeler:
1 bağ yeşil kuşkonmaz
2 tepeleme kaşık tereyağ
Yarım limonun suyu
Tuz-karabiber
---------------------
1) Kuşkonmazların sap kısımlarından 3 parmak kadar kesip atın. Bir sebze soyucuyla ortalarından aşağıya doğru soyun,
2) Tuz eklenmiş kaynamakta olan suya atıp 10-12 dakika haşlayın (çok erimeyecek, hafif kırt kırt kalacak) ve süzün
3) Tereyağını eritin, ocaktan alıp üzerine limonu sıkın ve karıştırın,
4) Tabağa aldığınız kuşkonmazların üzerine gezdirin, tuz ve taze çekilmiş karabiber ekleyin.

Afiyet olsun...

17 Mayıs 2011 Salı

KIYMALI ENGİNAR

















Eveet! Gezdik tozduk, gelelim artık konumuza. Blogları bir kapat bir aç saçmalığı nedeniyle içim daraldı, ne zamandır elim ermedi yeni tarifler yayınlamaya. Ama dönüşüm muhteşem olacak!
Geçenlerde enginarı çiğ yemeyi denedim, çok hoşuma gitti. Artık salatalara çiğden dilimleyip koyuyorum, tabi dilimlerken bir yandan da katır kutur yiyorum. Kıymalı enginar benim bugünkü uydurmam. Biz çok beğendik, çok kolay, çok lezzetli...
3-4 kişilik
Malzemeler:
4 adet enginar çanağı (limonlu suda bekletilecek)
1 büyük kuru soğan
150-200 gr kıyma
10-12 dal maydanoz
Tuz-karabiber
2 kesme şeker
----------------------------------------------------
1) Kıymayı zeytinyağında tuz ve karabiber ekleyerek kavurun,
2) Yemeği pişireceğiniz tencerede yarım daire şeklinde doğranmış soğanları şeffaflaşana dek pişirin. Bu aşamada iri doğranmış enginarları tencereye alın ve şekerini ekleyerek yumuşayana dek pişirin,
3) Enginarlar pişince (ben çok yumuşatmıyorum, hafif diri bırakıyorum) kıymayı ekleyin,
4) Kıyılmış maydanozu üzerine serpip altını kapatın.

Afiyet olsun!

16 Mayıs 2011 Pazartesi

NIVEA'NIN 100.YIL KUTLAMASI - ORADAYDIM !!!

 Malum mavi kutu. Hepimizin elinden geçmiştir ömründe en az bir kere. Ya anneannemizin banyosundan, ya annemizin makyaj masasından ya da teyzemizin dikiş çantasında iğnelerini koyduğu kutu olarak hatırlarız onu. Sadece mavi kutu değil tabi, çeşit çeşit Nivea ürününden hiç kullanmamış olan kimse yoktur herhalde. Hayatımızın her döneminde herhangi bir ürünüyle evimize girmiş olan bence samimi bir markadır Nivea. Burnu havada değildir, herkes tarafından kolayca ulaşılabilir. Sanırım Nivea'yla ilgili en sevdiğim şey de klasikleşmiş olan kokusudur, çocukluğumdan beri burnuma yapışmış kalmış sanki :) Nivea'nın krem kokularının farklı coğrafyalara göre değişik üretildiğini biliyor muydunuz? Mesela Arap ülkeleri için üretileni merak edip kokladım, "musk" ağırlıklıymış, çok yoğun, ağır bir kokusu var, gerçekten de tam oralar hitap ediyor. Nerden biliyorsun, nasıl kokladın, Arabistan'da mıydın derseniz... öhöm öhöm, 8-10 Mayıs'ta Hamburg'da şahane bir cruise gemisinde bir tarafımda Nivea'nın yeni yüzü Rihanna, markanın 100. yaş kutlamasındaydım! Şaka değil!

Böyle güzel sürpriz olur mu? Bir gün Fikri Mühim'de, tüm samimiyetimle, herşeyden habersiz bir anket doldurdum, hoop Nivea beni Hamburg'a götürdü. Çok şanslıyım nazar değmesin! Meğer anket Nivea tarafından yaptırılmaktaymış, amaç Nivea'yla gönül bağı olan birkaç Niveasever'i Hamburg'a götürüp, mavi kutunun 100. doğumgününü bir cruise gemisinde beraber kutlamakmış, gezmek tozmak, yemek içmek, yaklaşık 800 benim gibi Niveacıyla beraber canlı canlı dünya şekeri Rihanna'yı dinlemek, cruise gemisindeki Nivea müze - laboratuvarını gezip bilgi almak, masajlar, cilt analizleri yaptırmak, aramızda olan çok hoş ve yakın Figen Batur'la sohbet etmek, "Sokak Arası Tatlar" köşesinin yazarı Melis Çalapkulu'yla yemelerden içmelerden dem vurmak, 6 aylık bir taze anne olarak biraz soluklanmama vesile olmakmış :)

Özeti budur Hamburg'da geçen 3 güzel günün. Ortak noktamız Nivea sayesinde bir araya geldiğimiz yeni arkadaşlarım Melda, Didem, Pelin, Serra, Iraz ve Gözde'ye, tüm samimiyetleriyle bizimle ilgilenip bu güzel seyehate emek veren Nivea çalışanları Aslı ve Duygu'ya ve de Şahika'ya teşekkür etmek isterim.

Fotoğrafsız olmaz tabi, buyrun :

Nivea Haus - Hem Nivea ürünleri satılıyor hem de cilt bakımı vb. hizmetler var.


















Gemiye giriş için kayıt sırasında...














Kamaramın Nivea ürünleriyle donatılmış banyosu...Rihanna'lı özel üretim mavi kutuya dikkat :)


















Bildiğin Rihanna :) Alıp eve götüresim geldi, pek şeker!


















1911'de üretilen ilk Nivea kutusu...














Gemi'deki süslemeler...














Gelelim yemelere içmelere, zira burası bir yemek bloguydu en son bıraktığımda :9

Sarımsak çorbası: İlk defa yedim, çok sevdim. Yoğun sarımsak tadının arkasına gizlenmiş patates vardı sanırım. Bu arada masadaki çatal-bıçak sistemi nefis. Bir askıda herbirinden 10-12 tane olmak üzere çatal-bıçaklar ve peçete-tuz-karabiber masanın ortasında duruyor. Garsona servis aç, servis düzelt derdi yok. Bütün gemilerde böyle mi buraya has birşey mi bilmiyorum. Sevdim...


















Şahane bir sistem daha! İlk günü öğlen yemeğinde büfeye çiğden et-tavuk-deniz mahsulleri, sebzeler, soslar (tatlı ekşi sos, soya sosu vs) ve yarı pişmiş erişte, pirinç çeşitleri dizilmişti. Tabağınıza hepsini birarada alıp aşçıya veriyorsunuz, o da hepsini karıştırıp wok tavasında harlı ateşte pişiriyor. Galiba Moğol işi yerlerde de var bu sistem. Bunu da sevdim...


















İstakoz salatası...














Somon füme...














Vişneli sos ve patates-kestane püresi eşliğinde ördek...














Kapanış sorbe ile...

















İşte böyleee! Zaten sevdiğim Nivea ürünleri artık daha bir sever mi oldum ne? :) Nivea'ya nice mutlu yaşlar ve teşekkürler! Bir başka 100. yaş kutlama etkinliğinde buluşmak üzere, esen kalın!

24 Şubat 2011 Perşembe

MERCİMEK SALATASI













Buyrun size çok sağlıklı bir tarif. Benim için tek başına bir ana öğün olabilir. Çay saatinde börek çöreğin yanına da yapılabilir. Mercimeğin bence olmazsa olmazı kimyon, eklemeyi ihmal etmeyin.

Malzemeler:
2 su bardağı haşlanmış mercimek
1 iri kırmızı biber
3-4 sap taze soğan
Dereotu
Zeytinyağı
Limon
Tuz-karabiber-kimyon
-----------------------------------------
Tarife gerek yok, herşeyi katın karıştırın :))) Afiyet olsun!

SEBZELİ BONFİLE













Aman bir et bu kadar mı yumuşak olur! Hem de hiç işlem görmeden, sütlerde, zeytinyağlarında bekletilmeden. Sonunda aradığım eti buldum, çok mutluyum! Migros'tan bonfileden bifteği yaptırıyorsun, tavada iki çeviriyorsun, üstüne de basıyorsun kekiği, şahane! E bebekli olunca herşeyin çabuk pişeni makbul :) Bu sevgili bonfileden bir de sebzeli yemek uyduruyorsun ki yeme de yanında yat. Buyrun tarif :

4 kişilik
Malzemeler:
8 dilim bonfileden biftek
500 gr mantar
8-10 sap taze soğan
2 kırmızı biber
Dereotu
Tuz-karabiber
Sıvıyağ
----------------------------------
1) Biftekleri parmak parmak (julyen) dilimleyip sıvıyağda suyunu salıp yağına kalana dek pişirin,
2) Soğanları iri iri doğrayıp tavaya alın ve 4-5 dakika kavurun,
3) Mantarları iri iri doğrayıp tavaya alın ve suyunu salıp çekene dek pişirin,
4) Kırmızı biberleri ekleyip pişirmeye devam edin,
5) Tuz ve karabiberini ekleyip, son olarak kıyılmış dereotunu da tavaya alın ve 2 dakika daha pişirdikten sonra ocaktan alın,
6) Üzerine taze dereotu serperek sunun.
Afiyet olsun!

30 Ocak 2011 Pazar

YOĞUN ÇİKOLATALI KEK













Bu tarifi yıllar önce bir yemek dergisinden almıştım. Islak ıslak, yoğun çikolatalı, kahveyle çok iyi giden bir kek. Çikolata krizlerine birebir. Ayrıca yaklaşan sevgililer günü münasebetiyle süslemesi de kalpli oldu :) Kekin üzerine şablon kullanarak pudra şekeri serptim. Şablonlarım "Kaiser" marka, İtalya'dan almıştım. Sıradan bir keki çok havalı hale getirebiliyorlar. Kağıtları kırparak evde de yapabiliriz, tabi yeterince sabrımız varsa :) Tarifi "Mutfak Günlüğüm"ün ev sahipliğindeki "Çikolata Aşkım" etkinliğine de gönderiyorum. Etkinlikteki tarifleri takip edip şeker komasına girmek niyetindeyim :))

Malzemeler:
200 gr bitter çikolata
200 gr tereyağ
200 gr şeker
4 yumurta (sarısı - akı ayrılacak)
1 tatlı kaşığı vanilya özü
2 kaşık un
1 tutam tuz
------------------------------------
1) Çikolatayı parçalayıp, benmari usulü eritin,
2) Ocaktan alıp, henüz sıcakken, küçük küçük doğradığınız tereyağını ekleyip, erimesini sağlayın,
3) Şeker ve vanilyayı ekleyip çırpın,
4) Yumurta sarılarını teker teker ekleyip, her eklemeden sonra çırpın,
5) Unu eleyerek ekleyin ve çırpın,
6) Ayrı bir kapta yumurta aklarını bir tutam tuzla çırparak kar haline getirin. Kabı ters çevirdiğinizde yumurta akları düşmüyorsa kıvamı tamamdır,
7) Yumurta aklarını bir spatulayla alttan üste karıştırarak çikolatalı karışıma yavaş yavaş ekleyin
8) 24 cm'lik kelepçeli bir kek kalıbının tabanına yağlı kağıt serin ve karışımı boşaltın, 30 dakika kadar kontrollü olarak 180°C fırında pişirin,
9) Keki fırından çıkardıktan sonra 1 saat kadar kalıbında bekletin, servis tabağına ters yüz ederek tabanını üste getirin. Pudra şekeriyle süsleyerek servis yapın.

Afiyet olsun!

23 Ocak 2011 Pazar

MANTAR ÇORBASI













Bak şimdi fark ettim! Tepsi tam güzel mi güzel ama zehirli mi zehirli mantarlara benziyor :) Ama bizim mantarlar bildiğiniz kültür mantarları. İçinde krema olmamasına rağmen un kavrularak yapıldığı için kremamsı bir tadı var. Misafir çorbası seçeneklerinin arasına ilk sıralardan girer derim :)

6 kişilik
Malzemeler:
8-10 adet mantar
3 tepeleme kaşık tereyağ
4 tepeleme kaşık un
1 bardak süt
4 bardak sıcak su
tuz - karabiber - muskat
---------------------------
1) Mantarlar ince ince dilimleyin,
2) Tereyağ ve unu 5 dakika kadar kavurun ve mantarlarlarla baharatları da ekleyip, 2 dakika daha çevirin,
3) Sıcak suyu yavaş yavaş, bir taraftan karıştırarak ekleyin, sütü ekleyin, (ben birkaç defada, aralarda karıştırarak ekliyorum)
4) Bir taşım kaynatın, koyuluğunu su ekleyerek istediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz.

Afiyet olsun!

BİBERİYELİ ET













Ben tam bir etoburum. Annemin bir arkadaşı ben küçükken " seni büyüyünce kasaba verelim en iyisi" derdi :) Beni kasaba değil ama Şehir Plancısına verdiler, şikayetimiz yok çok şükür, he he : )))
Biberiye ete çok yakışıyor. Bir diğer yakıştığı yemek fırında patates. Bu minik iğne yaprakları daha çok kullanmalıyız bence, çok karakterli bir tat. İyi pazarlar!

5-6 kişilik
Malzemeler:
1 kg az yağlı kuşbaşı dana eti
2 tepeleme kaşık tereyağ
1 tepeleme kaşık salça
1 kaşık kurutulmuş biberiye
tuz- karabiber
------------------------------------
1) Eti tereyağıyla birlikte tencereye alın, pişirmeye başlayın. Suyunu salıp çekmesini bekleyin, yağına kalsın,
2) Karabiber ve biberiyeyi serpin. Tencerenin içine bir kapak kapatıp, üzerinden 1 bardak kadar sıcak su ekleyin,
3) Su azaldıkça etlerin pişip pişmediğini kontrol edin ve pişene kadar su eklemeye devam edin,
4) Dibinde az bir miktar su kalıp, etler piştiğinde salçasını ve tuzunu ekleyip, 10 dakika kadar daha pişirin.

Afiyet olsun!

11 Ocak 2011 Salı

FISTIK EZMESİ KREMALI TURTA













Çok değişik, çok lezzetli, ne yazık ki çok kalorili, kendinizden geçerek yiyeceğiniz bir tatlı. Aman canım, hergün yiyecek değiliz ya, boşverin kalorisini :) Tarifi Amerikan "Bon Appétit" dergisinin Aralık 2002 sayısından aldım. Sunumu da oldukça şık, tam misafirlik! O yüzden bu tarifi, Pembe Düşbahçesi'nin ev sahipliğindeki "Baştan Çıkartan Lezzetler" etkinliğine de gönderiyorum.

Malzemeler:
Taban:
3 kap (veya bardak) robotta un haline getirilmiş kakaolu bisküvi
7 çorba kaşığı (tbsp) eritilmiş tereyağ
Krema:
170 gr Labne peyniri
3/4 kap fıstık ezmesi (ben Tansaş marka kullandım)
1 kap krema (soğuk olmalı)
1/2 kap + 2 çorba kaşığı pudra şekeri
1 tatlı kaşığı sıvı vanilya özü
Üst Süsleme:
30 gr çikolata
----------------------------------------------------------------------------
1) Robotta un haline getirilmiş kakaolu bisküvileri eritilmiş tereyağıyla karıştırın, iyice birbirine yedirin. Karışımı 24 cm'lik turta kalıbına (mümkünse tabanı çıkanlardan kullanın, ben normal kalıp kullandım, bütün halde değil dilim dilim çıkartabildim), kaşığın arkasıyla veya elinizle bastıra bastıra sıkıca yerleştirin,
2) 160°C fırında 10 dakika pişirin, çıkartıp tamamen soğutun,
3) Labne peyniri ve fıstık ezmesini mikserle çırpın,
4) Ayrı bir kapta krema, pudra şekeri ve vanilya özünü kıvamlanana kadar çırpın.
5) Bu karışımın yarısını fıstık ezmeli karışıma katıp çırpın, kalan yarısını ise bir spatulayla alttan üste karıştırarak yedirin,
6) Karışımın 3 çorba kaşığı kadarını ayırın, geri kalanını turtanızın içine boşaltın,
7) Çikolatayı benmari usulü eritin. Ayırmış olduğunuz kremayla karıştırın ve hemen ince uç takılmış bir sıkma torbasına alın. Turtanızı süslemek için, kremanın üzerine merkezden dışarıya doğru belli aralıklarla olacak şekilde, sıkma torbanızla halkalar çizin. Sivri uçlu bir bıçakla, merkezden dışarıya doğru bir çizgi çekin. Bir dilimi oluşturacak şekilde mesafe bırakarak, bu sefer dış kenardan merkeze doğru bir çizgi çekin. Tüm dilimleri aynı yöntemle tamamlayın,
8) Buzdolabında en az bir gece, mümkünse daha da uzun bir süre (2 güne kadar çıkabilir, ne kadar durursa o kadar iyi) beklettikten sonra servis edin. Herzaman buzdolabında durmalı, sadece servis edeceğiniz zaman çıkartın.

Afiyet olsun!




3 Ocak 2011 Pazartesi

BAHARATLI YILBAŞI KURABİYELERİ













Yılbaşı günü için şöyle cicili bicili birşey yapayım dedim. Aklıma kurdaleli kurabiyeler geldi. Yılbaşı hediyelerimi verirken, birer de kurabiye ekledim paketlere. İyi fikir! Herkese iyi seneler dilerim...

Malzemeler:
250 gr un
150gr tereyağ
200 gr pudra şekeri
3 yumurta sarısı
1 çimdik tuz
1 paket vanilya
1'er tatlı kaşığı toz zencefil - tarçın
1 çay kaşığı müskat
------------------------------------
1) Unu, vanilyayı, tuzu  ve baharatları harmanlayın,
2) Dolaptan yeni çıkardığınız soğuk tereyağını küp küp kesin ve elinizle, unlu karışımla karıştırın, mıncıklayın,
3) Bu karışımı daha sonra mikserle minik topaklar haline getirin,
4) Şekeri ve yumurta sarılarını ekleyin,
5) Hamuru kabınızdan çıkartıp, pudra şekeri serptiğiniz tezgahta çok az yoğurun, streç filme sarıp buzdolabında 2 saat kadar dinlendirin,
6) Yine pudra şekerli tezgahta, şekerle sıvanmış merdane ile 3-4 mm kalınlığında açın, kalıplarınızla şekillendirin. Kurdale bağlamak istiyorsanız, bir kürdanla hamura delik açın. 180°C fırında altın sarısı renk alana kadar pişirin.
Afiyet olsun!